(şiir, müzik, edebiyat, sanat, sinema ve kültür yazıları... Pek şahsi yazılar güncesi...)
Kitap Tanıtımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kitap Tanıtımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
19 Nisan 2018 Perşembe
Edebiyat Tarihinden İki Portre
Burjuvazi tarih sahnesine çıkarken salt ekonomik ve siyasal üstünlüğünü ilan etmiyor aynı zamanda kültürel ve sanatsal atılımını da gerçekleştiriyordu. Marks'ın basit “Maddi üretim araçlarını elinde bulunduran sınıf, aynı zamanda, entelektüel üretimin araçlarını da emrinde bulundurur.” önermesiyle somutlanan şudur: Her sınıf türlü araçlarla egemenliğini geniş kitlelere duyurmak ve meşrulaştırmak için adımlar atar. Bunlar kimi zaman şiddet ve zora dayalı aygıtlar olduğu gibi kimi zaman da kültürel ve manüplatif aygıtlar devreye sokulur.
18 Aralık 2017 Pazartesi
ACINASI BİR YETENEK
SATRANÇ USTASI DON SANDALİO'NUN ROMANI
Sevgili Felipe, sahilde sakin bir köşedeyim, denize bakan dağların eteğinde; hiç kimse tanımıyor beni burada ve şükür ki ben de kimseyi tanımıyorum. Buraya insanlardan kaçmak için geldim, doğayla arkadaşlık etmek için… Bir antropofobi (insanlardan korkma hastalığı) attı beni buralara; hayır ben insanlardan nefret etmiyorum, onlardan korkuyorum. Bazen Robenson Cruseu'ya ne kadar da benzetiyorum kendimi. O da ıssız adanın boş sahilinde dolaşırken çıplak bir ayak izi görmüştü. Donakalmıştı bu manzara karşısında, bir hayalet görmüşe döner Robinson şaşkın ve sıkıntılı bir halde barınağına yol alır, giderken iki üç adımda bir arkasına bakar; çevresindeki her harekette ürperir. Kuşkusuz benimki biraz farklı bir hissiyat, çıplak insan ayağı izleri görmekten değil, çılgın ruhların aptalca sözlerini duymaktan korkuyorum.
20 Ekim 2017 Cuma
MARTİN EDEN'İ NASIL BİLİRSİNİZ?
Üretim araçlarının gelişkinliği nasıl ki toplumsal gelişim-değişim dinamiklerini belirliyorsa, bireyin kurtuluş düşleri de o bağlamda şekillenecektir. Zaten Jack London’un yaşadığı dönem içindeki “arayışıyları” bunu bir başka açıdan değerlendirme imakanı da sunar bizlere.
Bir gemi işçisinin yaşamını, hayallerini ve bu hayallere ulaşma gayretini anlatan Jack London‘un kimilerine göre hayatıyla da özdeşleşen romanıdır “Martin Eden”. Hikaye ABD‘de, 19. yüzyılın ikinci yarısında, kapitalizmin yeni yeni palazlanmaya başladığı ve yoksul halkı baskı ve sömürü çarkları arasında azgınca ezmeye başladığı yıllarda gelişir
Bir gemi işçisinin yaşamını, hayallerini ve bu hayallere ulaşma gayretini anlatan Jack London‘un kimilerine göre hayatıyla da özdeşleşen romanıdır “Martin Eden”. Hikaye ABD‘de, 19. yüzyılın ikinci yarısında, kapitalizmin yeni yeni palazlanmaya başladığı ve yoksul halkı baskı ve sömürü çarkları arasında azgınca ezmeye başladığı yıllarda gelişir
29 Nisan 2017 Cumartesi
OYUN KURAMI: HOMO LUDENS VE OYUN ÜZERİNE
İnsanın, kendini toplumsal ilişkiler içerinde var etmeye başlamasıyla birlikte diğer canlılardan kendisini kalın bir çizgiyle ayırmaya başlamıştır. Bu evrimsel süreçteki sıçrama hem fizyolojik hem de doğa ile mücadele noktasında insanı diğer canlılar karşısında egemen bir konuma taşımıştır denilebilir. Bu kopuş insanın doğanın bir parçası olan varoluş sürecinden büsbütün bir kopuş anlamına gelmemektedir.
İnsan, ilksel dönemlerden bu yana, değiştirerek de olsa, taşıdığı birçok özü bağrında taşıyarak evrimleşegelmiştir. İlksel insana dair birçok bilinmezi bugünkü insanı anlama çabasında ortaya çıkarmaktayız. Bu anlamda insan, keşfedilmemiş sınırlarıyla kendisi için bir gizem olmayı sürdürmektedir.
Johan Huizinga’nın “Homo Ludens” adlı yapıtta, insana ilişkin temel varlık unsurlarının başına oyun kavramını yerleştirmiştir. Öncelikle oyunun sadece “insana özgü” olmadığını, çeşitli hayvanlardan örnekler vererek açıklamaya çalışmıştır. Ancak “kültürel oyunlar” diye tarif ettiği kategoriyi de oyunların bir üst aşaması olarak sınıflandırmıştır.
23 Ekim 2016 Pazar
ARİSTOTELES VE POETİKA ÜZERİNE
Poetika, Aristoteles'in genelde sanat özelde ise şiir
genelde ise sanat üzerine yazdığı bir eserdir. Bu eseri sanat tarihi
açısından önemli kılan ise kendi alanında yazılmış bir "ilk" olma
özelliğine sahip olmasıdır. Sanat üzerine derli toplu görüşleri ortaya koyan
ilk filozof Aristoteles'tir.
Eser 26 bölümden oluşmaktadır. Kendisinin deyimiyle eserde;
şiir sanatının ne olduğu, şiir türleri ve bir şiirin başarı ölçütleri sırasıyla
ele alınmıştır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
NAZIM HİKMET'İN KAYIP ŞİİRLERİ 2: "UNUTULAN"
Nazım Hikmet'in kayıp ikinci şiiridir "Unutulan" ... Aslında eski baskı kitaplarında bulunan; ancak son yıllarda yapılan bası...
-
Mısra-i Berceste Nedir? Berceste, edebiyatta öz, güzel, latif, ince anlamlı, kolayca hatırlanan, yapısı sağlam dize ya d...
-
Çağının tanıklığını yapmak kuşkusuz bir aydın tutumu olarak ifade edilir. Ama bu tanıklık öyle anlar olur ki yetersiz kalır ve alelâde gerçe...
-
Rus gerçekçiliğinin öncü yazarlarından olan Çehov’u kendinden önceki yazarlardan ayıran en önemli etkenlerden biri, hayata geniş bir penc...