1 Aralık 2014 Pazartesi

Mısra-i Berceste örnekleri ve Divan Şiirinden Şeçmeler



















Mısra-i Berceste Nedir?

Berceste, edebiyatta öz, güzel, latif, ince anlamlı, kolayca hatırlanan, yapısı sağlam dize ya da beyittir. Genel anlamda bir şiirdeki en güzel dize ya da beyit de denebilir.

Divan edebiyatında tek mısradan oluşan, anlam ve ses bakımından bir bütünlük gösteren dizelerdir "Mısra-i Berceste"ler. Tek mısra biçiminde olur. Anlam ve ses bir mısra içinde tamamlanır. Öyle etkili ve özlüdür ki zihinlerde kalıcı olma özelliği vardır. Bazı şiirlerin bir parçası olduğu halde çok sevilerek halkın zihninde yer eden bölümlere de mısra-i berceste denilmiştir. Beyit halindeki (iki mısralık) bercestelere ise berceste-i beyit denir. Öncelikle beyit örneklerine bakalım:

1. Benem aşık ki rüsvalıkta tutdı şöhretim şehri
    Yazanlar kıssa-ı mecnun'u hep yabane yazmışlar.
(Nefi)

Anlamı: Gerçek aşık benim ki bu konudaki şöhretim tüm şehirce bilinmektedir. Mecnun (Leyla ile Mecnun) hikayesini yazınlar hep boşuna yazmışlar.

İSTİKLAL MARŞI'NIN NAZIM ÖZELLİKLERİ VE AÇIK SÖZ GAZETESİ

Mehmet Akif Ersoy'a ait olan bu şiir 12 Mart 1921 tarihinde TBMM tarafından ulusal marş olarak kabul edildi. 1930 yılından itibaren Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Şefi Osman Zeki Üngör'ün bestesi ile çalınmaya başlandı.

İstiklal Marşı'nın ilk olarak "Açık Söz" gazetesinde yayımlanır. Gazete "padişaha isyan eden gazete" olarak tarihe geçecektir.

İstiklal Marşı, dönemin ruhunu yansıttığı kadar geleneksel Türk şiiri açısından da oldukça zengin bir sanatsal içeriğe sahiptir.

Daha çok bir sesleniş niteliğinde değerlendirilebilecek bu metnin içerdiği söz sanatları, şiirin biçimsel özellikleri aşağıya alınmıştır.

DİVAN ŞAİRLERİ

13. YÜZYIL

HOCA DEHHANİ

13. yüzyıl ile 14. yüzyıl arasında yaşadığı kabul edilen Hoca Dehhani'nin yaşamına ilişkin kesin bilgiler bulunmamaktadır. İsmnin sözcük anlamı nakışçı olan Dehhani’nin bu lakabı da nasıl aldığı bilinmemektedir. Kendisine dair tek belgesel bilgi, bilinen tek kasidesidir. Bu kasidede Horasan'dan Anadolu'ya geldiği ve yine oraya dönmek istediğini ifade eden bir beyit vardır.

Yüz urup tapuna geldi icâzet ver ana şâhâ

Ki yine devletinde ben görem mülk-i Horâsânî

(Çevirisi: Ey şah, yüz sürerek huzuruna geldi(m), ona (bana) icazet (izin) ver saltanatın döneminde Horasan memleketini yine göreyim.)

DİVAN ŞİİRİNİN ÖZELLİKLERİ

Divan Şiirinin Genel Özellikleri 

1. Divan şiirinin ilk örnekleri 13. Yüzyıla dayanır. Osmanlı Devleti’nin varlığını sürdürdüğü dönem boyunca Türk edebiyatında etkili olmuş bu şiir anlayışı Arap ve Fars edebiyatlarının etkisinde gelişmiştir. 

2. Divan şiirinin ilk öncüsü ve Anadolu'da din dışı şiirler yazan ilk Divan şairi, Hoca Dehhani olarak kabul edilmektedir. Hoca Dehhani: Horasanlıdır. Daha sonra Konya'ya gelerek bu bölgeye yerleşmiştir. Bilindiği kadarıyla I. Alâeddin Keykubad veya III. Alâeddin Keykubad devrinde yaşadığı sanılmaktadır. 

3.Divan şiiri zaman içinde etkileşimlerle gelişmiş, dolayısıyla her millet bu şiire katkılarda bulunmuştur. Divan şiirine Türklerin kattığı iki nazım biçimi "tuyuğ" ve "şarkı"dır. 

NAZIM HİKMET'İN KAYIP ŞİİRLERİ 2: "UNUTULAN"

Nazım Hikmet'in kayıp ikinci şiiridir "Unutulan" ... Aslında eski baskı kitaplarında bulunan; ancak son yıllarda yapılan bası...