22 Eylül 2025 Pazartesi

DRAM SANATINDA ÇATIŞMA VE DORUK NOKTASI

ÇATIŞMA

Kelime anlamı itibarıyla çatışma, aynı anda ortaya çıkan birbirine karşıt ya da eşit derecede çekici dilek ve isteklerin bireyde yarattığı ruhsal durumdur. Türkçe Sözlük’te bu kavram; “olay dizisinin gelişmesinde basamakları ortaya çıkaran kişiler arasındaki iç ve dış çatışmalar” ya da “bir oyun kişisinin kendi içindeki bunalımı” olarak tarif edilir.

Sanatta, özellikle dram sanatında çatışma, “uyuma duyulan özlem” olarak tanımlanır:

“Genelde sanatta özelde dram sanatında çatışma, belli bir uyuma duyulan özlemdir. Bu özlem, anlatma biçimleri farklılaşan dramatik çatışmayı çağlar boyunca etkilemiştir.”[1]

Bu özlem, çağlar boyunca dramatik çatışmanın biçimlerini ve anlatım yollarını etkilemiştir. Başka bir deyişle çatışma, bir metnin yazılmasında itici güç olan, çözümü kuşkulu ya da imkânsız görünen problem olarak düşünülebilir.

DOGVİLLE: TİYATRO SAHNESİNİN SİNEMAYA DÖNÜŞÜMÜ

Lars von Trier'nin yazıp yönettiği Dogville adlı film, 2003 yılında avangard bir dram filmi olarak seyircilerin karşısına çıkan dram türünde filmdir. Minimalist bir sinema akımının etkisiyle ortaya konan yapımda bu anlayışın aksine sinema dünyasının yakından bildiği Nicole Kidman, Lauren Bacall, Chloë Sevigny, Paul Bettany, Stellan Skarsgård, Udo Kier, Ben Gazzara ve James Caan gibi isimler öne çıkar.

Bana göre film genel olarak insan doğası ile iktidar – güç ilişkilerini sorgulamak üzere kurgulanmıştır. Bir yandan da Trier'in “Fırsatlar ülkesi Ameraka” imajını yıkma gibi bir derdi var gibidir. Zaten güçlülerin zayıfarı ezdiği, mafyatik ilişkilerin toplumun tüm kesimlerini etkisi altına aldığı hatta polis teşkilatı ve bürokraside de mafyatik ilişkilerin olağanlaştığı bir tablo vardır karşımızda. Dolayısıyla şaşalı Amerikan heyulası tuzla buz olur filmde! Bu anlamda filmin, “ABD – Fırsatlar Ülkesi Üçlemesi" olarak adlandırılan serisinin de ilk filmi olması da rastlantısal değildir.

3 Eylül 2025 Çarşamba

KÖR BAYKUŞ: ÖLÜMÜN, GÖLGENİN VE KOKULARIN ROMANI

Kör olan ölümdür, hedefini asla seçmez!

Sadık Hidayet’in Kör Baykuş[1] adlı romanı, modern İran edebiyatının en sarsıcı ve karanlık metinlerinden biri olarak değerlendirilmektedir. İran edebiyatına aşina biri olarak böyle sıra dışı bir metinle karşılaşacağımı düşünmemiştim! Ki roman bittiğinde İran’da neden yasaklı olduğu, dünya edebiyatında ise neden bir “kült eser” olarak okunmaya devam ettiği daha iyi anlaşılıyordu. Türkiye’de de hatırı sayılır bir okuyucu kitlesine ulaşan bu roman hem psikanalitik kavramların hem de Doğu’ya özgü masalsı, gotik ve mistik unsurların iç içe geçtiği bir içerikte yazıldığı için İran edebiyatında da ilk olma özelliği taşımakta.

ADNAN YÜCEL ŞİİRİNDE İMGESEL BİR SERÜVEN

Adnan Yücel 27 Mart 1953 tarihinde Elazığ’da doğar. Diyarbakır Eğitim Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü ile Ankara Üniversitesi Eğitim...