23
Temmuz 1908’de II. Meşrutiyet’in ilan edilmesi Osmanlı kültür ve sanat
yaşamında büyük değişimler yaratmıştır. Özellikle Abdülhamit dönemiyle
özdeşleşen sansürün göreceli olarak ortadan kalkması ülke tarihinde görülmemiş
bir basın ve sanat dalgası yaratır. Bu tarihten sonraki birkaç yıl içinde çoğu
kısa ömürlü olsa da yayın hayatında görülen dergi ve gazetelerin sayısı 200’ü
aşmıştır.
“Anarşi derecesine varan bir yazı hürriyeti edebî eserlerde de kendini gösterir. Önemli ortak vasıfları II. Abdülhamid’in şahsını, devrini, rejimini kötülemek ve ona hakaret etmek olan, çoğu asgarî sanat ve edebiyat zevkinden mahrum bir yığın şiir, tiyatro, roman ve hikâye bu dönemin edebî mahsullerini teşkil eder.”[1]